© Kimse Duymasın 2020

CHP'li Bakan'dan Bugün'e destek

CHP İzmir 1. Bölge Milletvekili Adayı Avukat Murat Bakan, Bugün Gazetesi ve Kanaltürk’ün İzmir temsilciliğine ziyarette bulunarak destek verdi.

Kayyum atanmasına, kanalların yayınlarının hukuksuz şekilde kesilmesine ve medyaya yapılan baskıya tepki gösteren Bakan, “Türkiye’nin en büyük holdinglerinden birinin yönetiminin kayyuma devrolunması hukuki, siyasi ve her şeyden mühimi insani garabettir, zulümdür. Bugün bunları yapanlar hem tarih hem de hukuk önünde hesap verecektir” dedi.

"MUHALEFETİ SUSTURMAK İÇİN HER TÜRLÜ YÖNTEMİ DENİYORLAR"

Kanaltürk ve Bugün Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Cemalettin Özdoğan, Zaman Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Vahit Yazgan, Samanyolu TV Ege Bölge Koodinatörü İsmail Aslım, Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şube Başkanı Halil İbrahim Hüner ve MHP İzmir Milletvekili Adayı Ahmet Kenan Tanrıkulu’nun da bulunduğu ziyarette Bugün ve Kanaltürk TV’ye polis eşiliğinde gaz bombaları ve TOMA’larla yapılan baskınla el koyma eleştirildi. CHP’li Bakan, “Koza İpek Grubu’na ait şirketlere ve yayın organlarına el koyulması, televizyonlara polis eşliğinde ve zor kullanılarak girilmesi Türkiye’de mevcut iktidarın hukuk tanımazlıkta geldiği son noktayı ortaya koymaktadır. Henüz ortada iddianame yok iken, dava açılmamışken bunca şirkete kayyum atanması ve bu atanan kayyumlarında iktidar ile olan ilişkileri zaten her şeyin ne kadar kurmaca  olduğunun bir göstergesidir. Türkiye’de darbe dönemlerinde dahi kimsenin malına el konulmazken bugün iktidar, muhalefeti susturabilmek için, özgür gazetecilik yapan gazetecileri susturabilmek için her türlü yöntemi denemekte ve bu işe hukuki kılıf bulmaya çalışmaktadır” dedi.

"BU, İNSANİ GARABETTİR, ZULÜMDÜR"

Yapılan incelemelerde herhangi bir mali problem olmadığına dikkat çeken Bakan, “Herhangi bir mali problem olmadığının MASAK’ın raporunda ortaya çıkmasına rağmen bilir kişilerin düzenlediği ve şirket avukatlarına tebliğ edilmeyen rapora dayanarak Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği kararı ile şirketlere kayyum atanmıştır. Bu durum ülkemizde kimsenin malının ve canının güvende olmadığının, hükümetin dilerse  kendisine muhalif olan herkesin mal varlıklarına el koyabileceğinin bir göstergesidir” diye konuştu. Bakan sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Suç üstü yakalanan 17-25 Aralık’ın sanıklarının mal varlıklarına kayyum atanmazken, ortada suç, sanık ve iddianame olmayan bir olayda Türkiye’nin en büyük holdinglerinden birinin yönetiminin kayyuma devrolunması hukuki, siyasi ve her şeyden mühimi insani garabettir, zulümdür. Bugün bunları yapanlar hem tarih hem de hukuk önünde hesap vereceklerdir.”
 
 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER