Elektrikli otobüs filosu için çalışmalar sürüyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 3 yıl içinde kente 400 elektrikli otobüs kazandıracağı projenin Kalkınma Bakanlığı tarafından onay görerek 2016 yatırım programına alınması, dünya finans çevrelerinin dikkatlerini bir kez daha İzmir’e çevirmesine neden oldu. Aynı zamanda Kalkınma Bakanlığı’nın bu konuda yatırım programına aldığı ilk proje olan İzmir’in elektrik otobüsleri için kente gelen Dünya Bankası Grubu kuruluşu IFC’nin (Uluslararası Finans Kurumu) yetkilileri, yaptıkları teknik araştırmaları İzmir Büyükşehir Belediyesi ile paylaştı.

Geçmiş yıllarda İzmir Büyükşehir Belediyesi ile birçok önemli yatırım için finans sözleşmelerine imza atan IFC’nin Türkiye Sorumlusu Aisha Williams ile Danışmanlık Hizmetleri Uzmanı Patrick Avato, Elektrikli Otobüsler Sektör Uzmanı  Emmanuel Pouliquen, Yatırım Uzmanları Sebastian Woerle ve Ozan Beşer’in gerçekleştirdiği sunumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da izledi. Toplantıda Başkan Kocaoğlu’na ESHOT Genel Müdürü Raif Canbek, Genel Sekreter Yardımcısı Barış Karcı ve ESHOT Genel Müdür Yardımcısı Fazıl Ölçer ile ilgili belediye bürokratları eşlik etti.

Avrupa’nın en büyük filosu olacak
Elektrikli otobüslerle ilgili dünyadaki teknolojik gelişmelerin, teknik bilgilerin, fiyatların, bu konudaki teknolojilerin hangisinin kentin ihtiyaçlarına cevap vereceğinin enine boyuna tartışılarak masaya yatırıldığı toplantıya bir “takım” olarak katıldıklarını söyleyen IFC yetkilileri, bu konudaki pazar araştırmaları ve elektrikli otobüslerin dünyadaki kullanımı ile ilgili bilgileri de aktardı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, “yüzde 40 yerli üretim” şartıyla alacağı 400 araç ile, geleceğin teknolojisi olarak görülen ve çevreci yönleriyle  dikkat çeken elektrikli otobüslerde Avrupa’nın en büyük filosuna sahip olacak.

Toplu ulaşımda çevreci yatırımlar
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu toplantıda konuklara kentin ulaşım yapısı ve elektrikli otobüsler ile ilgili veriler aktardı. Toplu ulaşımda çevreci yatırımlara  büyük önem verdiklerini kaydeden Başkan Kocaoğlu, İzmir raylı sistemini 250 kilometreye çıkarmak istediklerinin altını çizerek,  “Şu anda 180 kilometresinin inşaatı zaten devam ediyor. Metroların da projeleri bittikçe 2016 ve 2017 yıllarında inşaatına başlamak istiyoruz. İzmir’in toplu taşım ağını düşündüğümüzde en kuzey ilçemiz Bergama’dan en güney ilçemize banliyö ile bağlanıyoruz.  Doğu batı aksında da metro ile bağlanıyoruz ve yoğun olan Buca ilçemizi de metroyla bağlamak istiyoruz. Sahilden tramvay hattı geçiriyoruz ve şu anda inşaatı devam ediyor. Biz aldığımız elektrikli otobüslerin büyük çoğunluğunu da 15- 20 kilometrelik hatlarda; başladığı yerden aynı yere gelmeye ring dersek, 15-20 kilometrelik ringde çalıştırmayı planlıyoruz” şeklinde konuştu.

İzmir’e IFC övgüsü
Dünya Bankası Uluslararası Finans Kurumu (IFC)’nin Türkiye Sorumlusu Aisha Williams ise İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yeni ve farklı projelerde çalışmaya hazır olduklarını belirterek, artık bir “iş ortağı” gibi gördükleri Büyükşehir Belediyesi’ni çok önemsediklerini vurguladı. Williams özetle şunları söyledi: “Biz dünya çapında birçok şehir ve belediye ile iş yapıyoruz. İzmir sadece Türkiye bazında değil, dünya bazında baktığımızda da birçok konuda öncü bir belediye. Hem finansal bakımdan, hem de proje geliştirme ve projelerin sosyal etkileri açısından çok iyi performans gösteren bir belediye. Bu nedenle biz İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni sadece finansman sağladığımız bir kurum olarak değil, karşılıklı tecrübe aktarımı sağladığımız uzun vadeli ve çok kapsamlı bir iş ortağımız olarak görüyoruz ve bu ortaklığı daha da derinleştirmenin yollarını arıyoruz. İzmir’de yaptığımız çalışmalardan öğrendiklerimizi hem Türkiye’de hem de başka ülkelerde belediye ve şirketlerle paylaşabilmek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde şu anda hazırlık aşamasında olan atık ve metro projelerinde de birlikte çalışmayı umuyoruz.”  

2020’ye hazırlık 
Projelerini çevreci uygulamalar ile gerçekleştiren İzmir Büyükşehir Belediyesi geçtiğimiz yıllarda “AB Belediye Başkanları Sözleşmesi”ne (Covenant of Mayors) taraf olarak 2020 yılına kadar yetkisi içindeki alanlarda karbondioksit salınımını en az yüzde 20 oranında azaltmayı taahhüt eden kentler arasında yerini almıştı. Büyükşehir Belediyesi, çevreci özeliliğiyle ile ön plana çıkan elektrikli otobüslerle de bu hedefine  katkı koymayı planlıyor.