Kardiyoloji kliniğinde, kalbe şemsiye diye tabir edilen sol atriyal apandiks kapama işlemi uygulanan bu müdahale, tekrarlayan beyin felçleri gibi ciddi sağlık sorunlarına çözüm sağlaması ve kan sulandırıcı kullanımına bağlı kanamaları önlemesi nedeniyle önemli bir gelişme olarak kabul edilmektedir.
2021 yılı Eylül ayında, kolunda uyuşma, titreme, konuşma zorluğu gibi belirtiler göstermeye başladığını belirten hasta Mehmet İrfan Erden, "Bunun üzerine hastane tarafından gerçekleştirilen testler sonucunda, beyinde pıhtı teşhisi konuldu. Bu, geçirdiğim ilk beyin pıhtısıydı. Ancak daha sonra, benzer belirtiler nedeniyle 2021 yılının Kasım ayında ve Aralık ayında iki kez daha beynimde pıhtı oluştu. Her üç pıhtı da tıbbi müdahale gerektirdi. Son pıhtıdan sonra doktorlarımız, sürekli pıhtı atması riskinin önüne geçmek için kalbin ölü bölgesine bir "şemsiye" yerleştirilmesi gerektiği ifade etti.
Prof. Dr. İlker Gül, “Tüm dünyada uygulanan yeni ve güncel tedavi yöntemlerini yakından takip eden kliniğimiz hekimleri, hastanemizde ilk defa bir hastaya sol atriyal apandiks kapama işlemini gerçekleştirdiler. İlk beyin felcinden bu yana çeşitli kan sulandırıcı ilaçları kullanmasına rağmen tekrarlayan felç atakları geçiren hastamızın işlemi yaklaşık 45 dakika sürdü. Bu hastalarda kan sulandırıcı ilaçlar kullanılmasına rağmen zaman zaman felç atakları tekrar edebilmektedir. Hastamızın sağlıklı bir şekilde tedavi edildiğini görmek bizim en büyük mutluluğumuz” dedi.
Cerrahi operasyonu gerçekleştiren doktorlardan Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Oktay Şenöz, “Açık kalp cerrahisine göre daha az komplikasyon riski olan ve hastaneden erken taburcu olup, günlük yaşama hızla dönmeyi sağlayan transkateter tedavi yöntemlerinin gelecek yıllarda daha da yaygınlaşması bekleniyor. Özellikle sindirim sistemi dokularında, kan sulandırıcılara bağlı istenmeyen kanamalar meydana gelebilmektedir. Sindirim sistemi dışındaki organlarda nadiren de olsa ciddi kanamalar meydana gelebilmektedir. Tekrarlayıcı beyin felci geçiren hastalara ek olarak, pıhtı önlemek amacıyla kan sulandırıcı kullanan ve hayatı tehdit edici kanama geçiren bu hastalarda da, sol üst kalp boşluğundaki bu bölge cihaz ile kapatılarak kan sulandırıcılarının dozları ve sayısı azaltılabilmektedir. Bu sayede kanama riski azaltılabilmekte ve bu yeni yöntem hayat kurtarıcı olabilmektedir” dedi.
İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Öğr. Üyesi İlker Kızıloğlu, hastanede ilk defa yapılan operasyon sonrası hasta Mehmet İrfan Erden, Kardiyoloji Uzmanları Prof. Dr. İlker Gül ve Doç. Dr. Oktay Şenöz'ü ziyaret etti. Hastanın sağlığına kavuşmasından büyük bir memnuniyet duyduğunu belirten Başhekim Kızıloğlu, "Hastanemizde birçok alanda modern ve güncel tedavi yöntemleri uygulanmakta ve bu yöntemlerle birlikte hastalarımızın sağlık durumları daha hızlı bir şekilde düzeltilmektedir. İzmir'in kuzeybatı bölgesinin en büyük hastanesi olarak, tüm çalışanlarımızın değerli katkıları ile görev yapmayı sürdürüyoruz" dedi.
Yorum Yazın