MENU
  • YAŞAM-TURİZM
  • ALIŞVERİŞ
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • ETKİNLİK TAKVİMİ
  • RÖPORTAJLAR
  • GAZETE MANŞETLERİ
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • İLETİŞİM
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
  • Anketler
  • Nöbetçi Eczaneler
Kimse Duymasın
DOLAR34.0692
EURO37.7489
GR ALTIN2730.4
ÇEYREK4491.1
İzmir
Kimse Duymasın
Kimse Duymasın
  • GÜNCEL
  • MEDYA
  • SAĞLIK
  • MAGAZİN
  • TEKNOLOJİ
  • KÜLTÜR-SANAT
  • SPOR
  • EĞİTİM
  • EKONOMİ
  • SİYASET
  • ÇEVRE
Kapat

Münih’te yapılan son Avrupa Şampiyonaları ve ülkemizin güzel sporcuları

Ana SayfaYazarlarProf. Dr. SEYHAN HASIRCI
23 Ağustos, 2022, Salı 10:34 532
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Münih’te yapılan son Avrupa Şampiyonaları ve ülkemizin güzel sporcuları

Bu yıl Almanya’nın Münih kentinde düzenlenen ve farklı dokuz spor dalını kapsayan Avrupa şampiyonaları; bugün sona erdi. Plaj Voleybolu, Kano, Tırmanma, Atletizm, Bisiklet, Kürek, Masa Tenisi, Triatlon ve Artistik Cimnatik gibi farklı branşlarda yapıldı. Ben bunlardan sadece iki temel spor dalı olan Atletizm ve Artistik Cimnastik branşlarına ilişkin görüşlerimi siz değerli okurlarımla paylaşmak istiyorum. 
Ama öncelikle 1972 Münih Yaz Olimpiyat Oyunları esnasında,  Filistin Kurtuluş Ordusu adlı örgüt tarafından öldürülen 7 israilli sporcu olayından sonra, Almanya belkide Olimpiyat köyünde ilk defa böylesi kapsamlı bir organizasyonu hayata geçirdi. Bu bağlamda bu organizasyon İsrail’liler için büyük önem taşıyordu. Bir ikincisi ise Almanya 1972 yılında o gün yarışan sporcularına ve olimpiyat oyunlarında organizasyonda görev yapan üst düzey yöneticilerine (hayatta kalanlara) adeta onların gönlünü alırcasına ve onları hatırlayarak ödül vermerinin sağlaması sonucunda onların mutlu olmalarına neden olmuştur işte bu duyguları da adeta ülkelerine şükran duyduklarını gözlerinden görebiliyorduk.   
Şimdi bu yarışmalara ilişkin görüşlerimi paylaşmadan önce geçen haftaki yazımda belirttiğim üzere bana göre büyük bir hedef yarışması olmayan İslam Ülkeleri Dayanışma Yarışmaları ve bu yarışmaya katılan sporcularımızın bir hafta sonra Avrupa Şampiyonası gibi çok önemli bir yarışmaya katılmaları sonucunda Performanslarını optimal düzeyde sergileyemeyeceklerini ve başarılı olamayacaklarının altını çizerek belirtmiştim. Diğer yedi branşa ilişkin söylenecek çok şey var ancak beni daha çok yakından ilgilendiren iki branş var ki! Bunlardan birincisi Atletizm ve diğeri Artistik Cimnastik branşlarıydı, işte bu iki spor dalı ile ilgili görüşlerimi siz değerli okurlarımla paylaşmak istiyorum.
Öncelikle Atletizm branşında daha önceki yazımda da belirttiğim gibi düşüncelerimi destekleyen sonuçları hep birlikte gördük; sırası ile açıklamaya çalışacağım, 200 metre finaline katılma hakkını elde eden ve büyük umutlar beslediğimiz Azeri asıllı Türk atlet Ramil Guliyev 200 m final koşusunda maalesef 100 metreye geldiğinde sakatlanarak yarışı terk etmiştir, Küba asıllı Türk Yasmani Capello 400 metre engeli koşunda olağanüstü bir mücadele göstererek ve hatta final çizgisine az kala kendisini final çizgisine adeta atarak 3. olmuştur, yine Kenya asıllı Türk sporcu Yasemin Can önce 10 000 m de 1. ci olarak altın ve ardından 5000 metrede de 2. olarak gümüş madalya almaya hak kazanmıştır. 
3000 metre engelli koşusunda Tuğba Güvenç büyük bir gayret göstererek 5. olurken, erkekler yürüyüş dalında Masun Korkmaz 7. ci, kadınlar yürüyüş branşında Meryem Pekmez 17.ci olurken iki yürüyüşçümüz (biri kadın ve biri erkek) maalesef diskalifiye olmuşlardır. Maratonda iki sporcumuz (erkek)yarışmayı terk etmişlerdir. Sonuç olarak Türk atletizm takımında 3 madalya ve bu üç madalyayıda devşirme sporcuların aldığını görmekteyiz. Tüm bu sporcular bu yarışmalara 12 ay süreyle kamp yaparak hazırlanmalarına karşılık alınan bu sonuçlar Türk atletizmine hiç yakışmadığını düşünüyorum! 
Dolayısı ile burada kafama takılan birkaç soru var bunları şu şekilde toparlamak istiyorum; Ülkemizde yapılan yarışmalarda rekor kıran, birincilikler alan atletlerimiz Avrupa’da acaba neden aynı dereceleri yapamıyorlar? 
Özellikle Atletizmde; yurt içinde yapılan yarışmalarda alınan dereceler, yurt dışında neden alınamıyor? Acaba bir hafta arayla yapılan bu yarışmalardan mı kaynaklı yoksa başka nedenler mi var?  Başarısızlığın nedenleri bir an önce masaya yatırılmalı ve sağlıklı çözümler bulmalıdır. Aksi takdirde bu inişli çıkışlı sonuçlar bu şekilde devam edecektir.

Artistik Cimnastiğe gelince sporcularımız olağanüstü bir performans göstererek, ülkemiz tarihinde bir ilke imza atarak bireysel sıralamada Ahmet Önder 2.  olarak gümüş ve Âdem Asil 3. olarak bronz madalyayı almaya hak kazanarak ülkemizi gururlandırmışlardır! Ayrıca benim düşüncemi çürütüp çürütmedikleri tartışılabilir! Herşeye rağmen bu sporcularımızı içtenlikle  kutluyorum.
Sporcularımız bununla da yetinmeyip takım sıralamasında yine bir ilki başararak İtalya’ya kıl payı bir puanla geçilerek Avrupa üçüncüsü oldular ve alet finallerine atlama masası hariç her alette finale kaldılar. 
Yer, Kulplu Beygir, Halka, Paralel ve Barfiks alet finallerinde beklentimiz çok yüksekti özellikle Ahmet Önder’in Yer ve Barfiks aletinde madalya beklentisi vardı, aynı şekilde Ferhat Arıcan’ın Paralel aletinde (Ki bu alette Olimpiyat üçüncülüğü olan bir sporcu ki Avrupa’da en başarılı sporcu ödülü ile ödüllendirildi) maalesef beklenen sonucu alamadan elenerek şampiyonaya veda ettiler. Halka aletinde yüzümüzü güldüren tek sporcu Adem Asil 2. olarak gümüş madalya almıştır.
Tekrar ediyorum geçen hafta yazdıklarımın arkasında duruyorum. Bir hafta önce sporcularımızın yaptıkları müsabakalarda sarfettikleri efor, bana göre daha önemli olan Avrupa şampiyonası yarışmalarında harcanmalıydı. Bu durum sporcularımızı olumsuz yönde etkilediğini yakından izleme şansını birlikte gördük. Ki sporcuların yorgunlukları gözlerinden okunuyordu ve hatta en üst düzeydeydi! Şayet böyle olmasaydı kimbilir alet finallerinden birkaç madalya ile eve dönebilirmiydik? 
Umarım yapılacak yeni planlamalarla farklı bir yol izlenir! Örneğin her yarışmaya farklı sporcularla katılmak bence iyi bir çözüm olabilir! diye düşünüyorum ancak konu para olunca sanırım buna abiler ve ablalar taviz verilmiyor ve her şeyi aynı kişiden bekleyince sonuçta böyle kötü olabiliyor benden söylemesi!
Benim bu yarışmaları Münih’te yerinde canlı olarak izlememi sağlayan ve katkı koyan sevgili Suat Çelen’e ve sevgili İsmail Göktekin’e buradan şükranlarımı sunuyor cimnastik sporumuzun tutturduğu bu çizginin altına düşmemesi temennisinde bulunuyorum.
Saygılarımla 

Yorum Yazın

Facebook Yorum

Prof. Dr. SEYHAN HASIRCI

    iletişime geç

    Prof. Dr. SEYHAN HASIRCI

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    Twitter
    Instagram
    Youtube
    Köşe Yazarları
    MERT ERBOY
    MERT ERBOY Derbide kaybolan adalet
    ERDOGAN ARIPINAR
    ERDOGAN ARIPINAR Öğretmenin okulumuz açıldı, OLİ ne zaman gelecek?
    ATİLLA KÖPRÜLÜOĞLU
    ATİLLA KÖPRÜLÜOĞLU Sinemamızın "Fosforlu Cevriye"si Neriman Köksal
    Prof. Dr. YAVUZ TAŞKIRAN
    Prof. Dr. YAVUZ TAŞKIRAN Spor yorumculuğu üzerine…
    ESAT ERÇETİNGÖZ
    ESAT ERÇETİNGÖZ Şarkıcı Ege'den Ayvalık'a anlamlı jest
    AVNİ ERBOY
    AVNİ ERBOY Bu hesap çözülür mü?
    SEVGİ MOLVA
    SEVGİ MOLVA Zeytin ağacıma dokunma
    BEDRİ CUMHUR DOĞU
    BEDRİ CUMHUR DOĞU Karşıyaka Körfezi’nde Dalgalanan Bayrak
    YILMAZ DURMAZ
    YILMAZ DURMAZ İktidarın yolu
    SEZGİ KAYA
    SEZGİ KAYA Dönemin en ünlü yazarlarından: Virginia Woolf
    SİNAN GENÇ
    SİNAN GENÇ Ataları düşman değil, kardeşmiş
    CAN BARHAN
    CAN BARHAN Jose Mourinho'yu uyarmak lazım
    OKAN YÜKSEL
    OKAN YÜKSEL Göztepe'nin koca kaptanı Gürsel Aksel
    FİRDEVS TUNÇAY
    FİRDEVS TUNÇAY Bakü'de bir Karşıyaka sevdalısı
    Prof. Dr. YÜCEL OCAK
    Prof. Dr. YÜCEL OCAK Kirli düşüncelerinizi ve ellerinizi futbolun üzerinden çekin
    Dr. ŞABAN ACARBAY
    Dr. ŞABAN ACARBAY Antrenörler ve yorgunluğun giderilmesi
    Prof. Dr. SEYHAN HASIRCI
    Prof. Dr. SEYHAN HASIRCI Futbolun ve futbolcunun kirli yüzü
    MUSTAFA YILMAZ
    MUSTAFA YILMAZ Halka ucuz gıda için...
    TEOMAN GÜRAY
    TEOMAN GÜRAY Bir kıvılcım yakmak
    EBRU DIVRAK
    EBRU DIVRAK Sonra ne oldu?
    Prof. Dr. İLKER GÜL
    Prof. Dr. İLKER GÜL Vatan, Millet, Sakarya gazı...
    Prof. Dr. BİLGE DONUK
    Prof. Dr. BİLGE DONUK Pandemi Döneminde Çocuk ve Spor
    Dr. HAKAN TARTAN
    Dr. HAKAN TARTAN Bir insanlık abidesi Kemal Baysak
    ERDAL İZGİ
    ERDAL İZGİ İki bin onsekiz
    TUNÇ AFŞAR
    TUNÇ AFŞAR Yeniden yapılanma
    Kimse Duymasın
    KünyeGizlilik PolitikasıRSSSitemapSitene EkleArşivİletişim
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDINYOUTUBE

    Kimse Duymasın 2020 | Yazılım: Onemsoft

    Haber GönderFirma Ekleİlan Ekle