Gazanfer Bilge şampiyon bir güreşçimiz idi. Olimpiyat Şampiyonu. 1948 Londra Olimpiyat Oyunlarında bu branşta olağanüstü bir performans sergiledi. Birkaç güreş sporcumuz daha oradaki müsabakalarda altın madalya aldılar.
Yurda döndüler. 1952 Helsinki Olimpiyat Oyunları için hazırlıklara başlandı. Çalıştılar, çabaladılar. Ekip oluşturuldu. Gazanfer Bilge de o ekip içerisindeydi. Helsinki’ye gidildi. Fakat onun güreşmesine izin vermediler… Gerekçe, kendi ülkesinde sponsorlardan destek alması idi…
Ülkeye döndü. Orada sonradan eşi olacak Yıldız Hanım ile tanıştı. Mektuplaştılar. İngilizce yazılmış mektupları burada Gazanfer Bilge’nin bir arkadaşı okuyup, tercüme ediyordu. O da düşüncelerini, hislerini arkadaşına anlatıyor, bunları yazmasını istiyordu. Hayatta iken yaptığımız birkaç sohbette, düşüncelerini, daha doğrusu aşkını anlatırken zorluk çektiğini söylemişti. Yıldız Hanımın babası, o yıllardaki Türkiye’yi anlatmış, susuz, elektriksiz, yolsuz bir ülkede yaşamak istiyorsan karar senin demişti.
…
Gazanfer Bilge, Kocaeli’nin Karamürsel ilçesinin Dereköy isimli beldesinde doğmuştu. Yıllar sonra oradaki birçok arazisini devlete bağışladı. Öğrenci yurdu, Spor Yüksekokulu, Meslek Yüksekokulu gibi eserlerin gerçekleşmesini ve eğitimde kullanılmasını istedi. Yaptı da… O dönemde Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Baki Komsuoğlu bizzat bu girişimi destekledi. Aynı şehirde iki ayrı spor yüksekokulu olmaz diyerek konuya muhalefet eden bendeniz, oradaki açılış törenini yönetmiş idim. Açılışı bizzat Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan yapmıştı. Konuşması sonrasında Gazanfer Bilge ile konferans salonunda karşılaşıp birbirlerine sarıldıklarında Kasımpaşa Spor Kulübünün bayrağını törende neden olmadığını söylemişti.
Gelelim Helsinki konusuna… 1952 Helsinki Yaz Olimpiyat Oyunlarına giden kafiledeki Gazanfer Bilge, oraya vardığında şok edici bir karar ile karşı karşıya kaldı. Sponsorlardan aldığı bir miktar para nedeni ile (O dönemde olimpik kurallara göre sporcuların hiçbir kişi ve kuruluştan maddi, manevi destek almamaları gerekiyordu) bu karar kendisine iletilmişti. Ve işin en ilginç tarafı sporcuların bu desteği almaları yine bu ülkeden birisi tarafından (hatta kendisinin gazeteci olduğu söyleniyor) bildirilmesiydi!
…
Gazanfer Bilge sporculuğu, şampiyonluğu, ticaret hayatı, kulüp başkanlığı, girişimciliği, eğitime verdiği destekler ve daha birçok açılardan Türk sporunun en önemli şahsiyetlerinden birisidir. Benim dileğim, şu Helsinki konusunun spor yönetimi ve spor yöneticileri, spor tarihçileri tarafından hassas biçimde incelenmesi, araştırılması ve bugünün spor insanlarına anlatılmasıdır.
Bu yazının amacı spor tarihinde ortaya çıkarılması gereken bir gerçeğin gün yüzüne taşınması amaçlanmıştı. Çalışacaklara şimdiden kolay gelsin…
Gazanfer Bilge ve Helsinki…

Yorum Yazın
Facebook Yorum