1926 yılının bir yaz günü…
İzmir Körfezi, sakinliğin içindeki o asil duruşunu sergilerken, Karşıyaka kıyısında kürekler suya iniyor. Kürekleri çeken kişi sıradan biri değil.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci adamı: İsmet Paşa.
Henüz genç bir ülkeyiz, genç bir cumhuriyetiz ama Karşıyaka’nın denize açılan ruhu çoktan şekillenmiş. O gün Paşa, Karşıyaka Spor Kulübü’nün yelkenlilerine misafir olur. Kürek çeker, Karşıyaka semalarında gençliğin, sporun ve denizciliğin meşalesi yanar.
Yıllardır bu köklü spor mirasını belgelemeye, yazmaya, yaşatmaya çalışıyorum. Karşıyaka’nın yeşil-kırmızısı yalnızca futbol sahalarında veya salonlarında değil; İzmir’in mavi sularında da, dağlarında/yollarında ve hafızalarda da yer etmiştir.
Ne var ki son yıllarda bu hafıza sarsılmakta, geçmişimizin üzerine gölge düşürülmektedir.
⸻
Bu Tesis, Bir Tarihi Emanettir!
Karşıyaka Yelken Tesisleri…
Bir yapının çok ötesinde, bir semboldür.
15 Haziran 1924 tarihinde toplanan aralarında Cemal Ahmed Umar, Refik Çullu, Zühtü Işıl gibi kurucularımızın olduğu Karşıyaka Gençler Birliği üyeleri, İzmir eşrafından spor ve sporcuya destek olacak kişileri toplayarak bir deniz müsabakaları düzenlemek istemişlerdi.
O tarihe kadar gayrımüslimlerin tekelinde olan denizcilik sporu, Karşıyaka Yelken Tesisleri’nde kentimizin ilk Türk kulübü Karşıyaka ile birlikte deniz sporları tohumunun filizlenmesini sağlamıştı.
1924’lardan bu yana, Karşıyaka Spor Kulübü’nün yelken ve kürek branşlarında Türkiye’ye nice milli sporcu armağan ettiği, uluslararası madalyalar kazandığı, gençleri kötü alışkanlıklardan uzaklaştırıp denizle tanıştırdığı kutsal bir alan.
Bu tesis, belediye başkanlarımızdan merhum Ahmet Piriştina’nın da kulübümüze duyduğu sevginin somut bir yansımasıdır. Burası Karşıyaka Spor Kulübü’ne tahsis edilmiş, yıllardır bizim çocuklarımızın, bizim antrenörlerimizin, bizim bayrağımızın dalgalandığı bir spor evidir.
Bugün ise bu emanet tartışmalı ellerde. 2019’da yapılan bir şikayet sonucu kulübümüze ait tahsis işlemi iptal ediliyor. Ardından İzmir Kano ve Su Sporları Kulübü adıyla kurulan bir başka oluşum, bu tesisin adresini kendine yazdırıyor.
Sanki yüz yıllık birikimi bir dilekçeyle silmek mümkünmüş gibi…
⸻
Kulüp Kurmak Kolay, Tarih Yazmak Zor
Ben Karşıyakalıyım.
O tesisin kapısında güneşin doğuşunu beklemiş sporcuları tanırım, bilirim ve tarihte burayı mabed haline getirmiş Karşıyakalıları aktarmaya çalışırım.
Antrenmanını tamamlayıp gevrek, çayıyla ısınan gençlerin hikâyelerini bilirim. Buradan ebediyete göçmüş büyüklerimizi sonsuzluğa uğurladık. Nice toplantılar yapıldı burada, nice buluşmalar, organizasyonlar.
Bayrak yarışına omuz vermiş antrenörlerin, “Bugün deniz sert ama Karşıyaka çeker!” dediğini duymuşumdur.
Şimdi soruyorum:
Bir kulüp, 100 yıldan fazladır Kaf Sin Kaf’a ait tesisinin üstüne adını yazınca oraya sahip mi olur?
Peki Karşıyaka Spor Kulübü’nün yıllardır verdiği emek, yetiştirdiği çocuklar, aldığı kupalar, yazdığı tarih ne olacak?
Kulüpler yalnızca tabela değil, hatıradır. Yelken Şubesi, Karşıyaka’nın denizle kurduğu ilişkinin en naif, en samimi yüzüdür. Onu çekip almak, Karşıyaka’nın kalbinden bir parçayı sökmek gibidir. Kimse kusura bakmasın, onu da yapabilecek var ise buyursun.
⸻
Hukuk Gecikebilir Ama Adalet Gecikmemeli
Karşıyaka Spor Kulübü, bu duruma karşı hukuki girişimlerini yapmış durumda. Her ne kadar yönetimsel hatalar, takipsizlik, ekip oluşturmama, parasızlık gibi durumlardan kaynaklı olarak bu tahsis probleminin sorumluluğu yönetici! ağabeylerimiz olmuş olsalar da, Türkiye’nin en değerli yelken tesislerine de devletimiz - bir zahmet - özen gösterip, hakiki sahiplerine tevdi etmeliler.
Gençlik ve Spor Bakanlığı, bu tahsisi derhal iptal etmeli ve bu hatadan dönülmeli.
Gençlik ve Spor Bakanlığı’na başvurular yapılmış, tahsisin geri verilmesi istenmiş. Ancak yetkililerin de unutmaması gerekir:
Bu mesele sadece bir mülk meselesi değildir.
Bu, bir şehrin hafızasına sahip çıkma meselesidir.
Bu tesis, Karşıyaka’nın suya yansıyan vicdanıdır.
Kulüp yöneticileri, taraftar, yelken camiası, herkesin ortak bir çağrısı var:
Bu işgal son bulmalı. Bu tarih geri verilmeli.
⸻
Dalgalan Bayrağım, Bu Körfez Senindir
Karşıyaka Yelken Tesisleri, Karşıyaka Spor Kulübü’ne aittir.
Bu sadece bir hukuk cümlesi değil; bir tarih gerçeğidir.
Ve şunu herkes bilmeli:
Biz Karşıyakalılar olarak, bir kulübün yerini değiştirmekle, onun ruhunu değiştiremeyeceklerini biliyoruz.
1926’da İsmet Paşa’nın kürek çektiği o kıyı,
2025’te de, 2055’te de yalnızca Karşıyaka’nın çocuklarına ait olacaktır.
Bayrak yine dalgalanacak.
Ve biz yine o iskelede bekliyor olacağız.
Güneş, her gün olduğu gibi Karşıyaka sahilinden doğacak.
Yorum Yazın
Facebook Yorum