Ama Boğaziçi Yüzme Yarışını takip etmek zorundaydım. Kıyısından izledim. Rusya’dan gelen bir ekibin antrenörü kayıp. Sudan çıkmadı. Beş kişilik kafiledeki 4 yüzücü karaya çıktı, o henüz yok. Umarım iyi bir haber alırız.
Bu yarış uzunca bir zamandır yapılıyor. TMOK aktivitenin patronu. Başkanın dediği gibi, böyle bir yarış dünyanın hiçbir yerinde yok. 6,5 km uzunluğundaki bu parkurda yüzücüler Anadolu’dan Avrupa’ya yüzdüler. 1400’ü yabancı toplam 2820 sporcu bu muhteşem etkinliğe katıldı. Yarış esnasında kıyı emniyeti yanı sıra yaklaşık 60 şişme bot kontroller için görev aldı.
Her gün Üniversitede olma alışkanlığımız aslında kötü bir şey. Ofiste olmasak bile internet üzerinden çalışmaya devam ediyoruz. Mezuniyetler, kamp faaliyetleri, senato gündem maddeleri, kalite raporları, gelecek dönemin ders ve görevlendirmeleri, ders malzemeleri, araştırmalar için gerekli cihazların temini ve servis edilmeleri, yapılacak bilimsel toplantıların davetli konuşmacıları ile temas edilmesi de izinli olduğum günlerde üzerinde çalışılan konular arasında.
İzinli olmama rağmen karşımdakileri sizlere tanıtayım: Demir kapımız, kenardaki leylandilerin (Bir nevi çam ağacı) dallarına çarptığı için zor açılıp-kapanıyor. Bahçedeki kuru yapraklar toplanmayı bekliyorlar. Çimler kurumuş su istiyor. Benim su işlerimi yapanlar ortalıkta yok çünkü onlar için yüksek sezon… Geldiklerinde yeniden su sistemi kuralım diyecekler. Oysa biz, değişmekte olan iklim koşulları nedeni ile yaklaşık 2 yıldan bu yana otomatik sulama sistemini kapattık. Bazı zamanlarda su için değişik feragatalarda bulunmak gerekir diye düşünüyorum.
Küçük bir evde oturunca oranın zamana bağlı bazı küçük sorunları oluyor: Yeni lavabo, üstünde aynası hatta led aydınlatması da olacakmış. Ürünü satacak Okan, tesisatı yapacak olan Fatih şu anda beni bekliyorlar.
Örümceklerin yaptığı yuvalar bir sanat eseri niteliğinde ise de onları otomatik temizleyecek bir araç lazım. İki farklı kapının yeniden ayarlanması veya yeni teknoloji ile değiştirilmesi gerekiyor.
Yatak odasındaki sineklikler yeni sistem olanlarıyla değiştirilecek. Evin etrafı yeniden taşla döşenip çevrilecek. Balkondaki yerinden oynamış priz, dış kapı aydınlatması için üçlü anahtar ve priz yaptırmıştık, artık anahtarları çalışmıyor, bu cihaz beni değiştirin diyor.
Kapı girişinde elektrik saati yeri var ama biz onu başka yerde bir araya getirmişiz, enerji şirketi çalışanı aynı anda tüm saatleri okuyabilsin diye. Yine kapı girişinde boş bir priz ya da anahtar yeri var, neden yapılmış ben de bilmiyorum. Evimizin zili hiç olmadı, bu defa oraya bir zil butonu koyabiliriz. Hızımızı almışken yazmaya devam edeyim, interneti hala bakır kablolu teller vasıtası ile alıyoruz. Yandaki siteye fiber kablo sistemi döşeyen elemanlarla sohbet ettiğimde, kendilerini Keramos’tan hatırladığımı söylemiştim. İstanbul’a gidip geldiğimde baktım, bizim evin bahçe tarafına bir terminali yerleştirmişler. Bunu istesek aylar boyunca temin edemezdik. Şimdi işim elektrikçim Musti’ye düştü.
Bitti mi, hayır. Eşimin akrabaları var, havalimanından alınacak. Gitmişken İstanbul’a oradaki evin balkonundaki sardunyanın sulanması lazım. Bir de pazar günleri gelen gazetelerin toplanıp eve getirilmesi gerek.
Yirmi beş yıldır gömleklerimizi ütülemekten bıkmayan Selçuk Bey’e gidilecek. Giderken birkaç gömlek gidecek, orada ütülenmiş bekleyen gömlekler alınacak. Dün yine 25 yıldır olmayan saçlarımı kesmekle meşgul olan Naim’e uğradım. İzmit dedikodularını ondan alıyorum. Berberlerin bu özelliği sanırım 100 yıldan bu yana değişmedi. Eve döndüğümde Oktay beyin gönderdiği görselleri inceledim. Keçi lorlu, pırasalı, siyez buğdayından ve sızma trilye zeytinyağlı ekmek yapmış. Gelde gitme…
Trilye derken, Kazım hocam bizi bekliyor. Yeni dönem balıkları, muhteşem salçaları, zeytinleri, zeytinyağları, deniz esintileri tarafımdan kontrol edilmesi gerekiyor. Trilye muhteşem bir yer, sizlere de tavsiye ederim…
Daha bir sürü iş… Hesapta izinliyim ama bunları takip edecek başka birisi de yok. Ama şikâyet yok, üşenmek de yok. Birkaç gün içinde bunlar yapılacaktır. Gelecek yazımda bu işlerin değerlendirmesinde buluşmak üzere…
Sözde izindeyim…

Yorum Yazın
Facebook Yorum