Olimpik gün: 23 Haziran
Bugün, bugünkü modern olimpiyat oyunlarının yapılmasının karar verildiği gündür. 23 Haziran 1894 yılında Paris’te toplanan çeşitli ülkelerin sportif temsilcileri ile olimpiyat oyunlarının tekrar başlatılma kararı verilmiştir. Modern denilebilecek olimpik oyunlar ise ilk kez 1896’da başlamıştır. Her ne kadar Pierre de Coubertin ilk oyunların Paris’te yapılması için gayret gösterse de delegeler bu oyunların Atina’da yapılmasını istemiş ve katılanların oyları ile karar netleşmiştir.
Olimpik Gün kutlamaları ülkeden ülkeye değişik koşul ve biçimlerde yapılmaktadır. Aslında tüm okullarımızda olimpik kültür ile ilgili bir ders olsa belki tüm öğrencilerin katılımı ile adı geçen gün, çeşitli etkinliklerle kutlanabilirdi. Üniversitelerimizde de aslında ciddi bir programın bulunmadığını biliyorum.
Akademik takvimin planlanmasında bu anlamlı günün dikkate alınmasını tavsiye ediyorum. Öyle ya da böyle ülkemiz, bir değil birkaç olimpiyat düzenleyecek kapasite ve iradeye sahiptir. Ama bunun için optimal koşulların yerine getirilmesi gereklidir. Bu yüzden 23 Haziran; bir 23 Nisan, bir 19 Mayıs gibi yılın önemli günlerinden biri olarak kayıtlara geçirilmelidir. Bunu Türkiye Milli Olimpiyat Komitesinin teklifi, Gençlik ve Spor Bakanlığının onaylaması ile gerçekleştirebiliriz. Belki de konuya Millî Eğitim Bakanlığımız ilgi gösterebilir.
Bu konuda Kültür ve Turizm Bakanlığı da devreye girmelidir. Çünkü, Anadolu’daki eski uygarlıklardan kalan birkaç stadın varlığından haberdarız. Antik ölçülerdeki bu statlarda günün anısına yarışmalar düzenlenebilir, her yaştaki tarih ve spor tutkunlarının müze ziyaretleri yapması sağlanabilir. Afrodisias bu iş için en ideal noktalardan biri olabilir. Bunların yanısıra antik zaman fotoğrafçılığına adım atılabilir. Bu konuda Osman Demir üstadımızdan destek alınabilir.
Spor kültürü ve olimpik kültüre takılmışken 23 Haziran’a denk gelmek bende biraz şaşkınlık yarattı. Olimpiyat Komitemiz ne yapmış diye merak ettim, sayfada “hareket edelim” şeklinde bir slogan ile karşılaştım. Sanıyorum bugün Thomas Bach, görevini Kirsty Leigh Coventry’e devrediyor. Çok anlamlı bir gün. IOC, önemli tarihlere yeni hikayeler yazmaya devam ediyor.
Bugünü, şu istek ile tamamlamak istiyorum: Spor bilimleri ya da başka alanlarda olan okurlarım, oturdukları, yaşadıkların kentlerin spor tarihleri yazmaya başlasınlar. Bugünden bile başlamak önemli bir adımdır. Etraflarındaki spor tesisleri, oraya gidenler, özel spor tesisleri, yüzme havuzları, atletizm pisti, motosiklet-otomobil pistleri, yürüme parkurları, bisiklet yolları ve daha birçok egzersiz ve hareket noktalarını not alsınlar. Bir de buralarda yarışmalar-maçlar yapılıyorsa, yayınlanan spor haberlerini kayıtlara geçirsinler.
Umarım zor şeyler istemedim. Gelecek defa Gazanfer Bilge’ye olan vefa borçlarımızı ödemek için neler yapmamız gerektiğini satırlara dökeceğim. Bu da kültürümüzün bir parçası olarak kayıtlarda yer alacak: Sen git Londra’da altın madalya al. Sonra Helsinki’ye git fakat orada güreştirilme… Olacak iş değil… Dünya tatlısı Yıldız hanımla tanışmasını büyük bir zenginlik olarak görsem de Gazanfer Bilge’nin orada neden güreştirilmediği bilmek hepimizin hakkı olmalıdır!
Spor ve Olimpik Kültür Meselesi (3)

Yorum Yazın
Facebook Yorum